25 Aralık 2022

Soluk Mavi Nokta

Dünyanın kendisinin en meşhur fotoğrafı... Voyager 1 uzay aracının uzaklara doğru giderken geriye bakıp çektiği son görüntü. Meşhur bir fizikçi "Pale blue dot" demiş, insanın ne kadar küçük olduğunu vurgulamak, dinlerin insana verdiği önemi azaltmak için. 

Doğrudur, milyarlarca insan, bütün dertleriyle ve kavgalarıyla birlikte bu noktaya sıkıştırılmış. Lakin bu insanın önemini azaltmaz, belki Yaradan'ın büyüklüğünü ve gücünü tekrar düşünmeye yol açar.

6 milyar km uzaktan Yerküre, soluk bir mavi nokta
Kaynak: bbc.com/news/science-environment-51491471

Bu fotoğrafı bir arkadaşımız "Gerçek budur işte" diyerek gönderdi. Ertuğrul Hocam da "Doğrudur; ama benim kalbim evreni kuşatıyor..." dedi ve şu soru ile cevap verdi:

BİR DENEME: Nedir gerçeklik?

Ertuğrul Taçgın

Kimileri demiş algılayanlar yoksa gerçeklik yoktur; sanki üzerindeki algılayanlar ile birlikte  dünya yok olsa, evren de gerçekliğini kaybedecekmiş gibi.

Kimileri gözleriyle gördüklerini gerçek zannetmiş, bir anneye bakarak; halbuki onu anne yapan şey eti, kemiği değil,  gözle görünmeyen şefkat, merhamet ve fedakarlığı imiş. 

Kimileri yolda gördüğü gelip geçeni adam zannedermiş, halbuki gerçek bambaşka imiş; kimi menfaatçi, kimisi kıskanç, kimi nefret dolu imiş. 

Kimileri de dağlara çıkan, çöllere düşen gördüğü herkesi deli zannedermiş; halbuki onların bir çoğu, özlem duyan, hasret çeken aşıklarmış.

Aslında gözle görünen sadece bir perde imiş; esas gerçeklik ise perdenin arkasında cereyan eden şefkat, merhamet, fedakarlık, menfaat, kıskançlık, nefret, özlem, hasret, aşk vb duygu ve cihazların faaliyetlerinden ibaretmiş. 

Yani görülen, duyulan, müşahade edilen her şey ve topyekün eşyalar alemi, isimlerin ne önemi var, sen de uzay-evren, ben diyeyim şahadet alemi; evet hepsi de var ama, sanki bir tül perde gibilermiş, altındaki çok daha gerçek olan, adına ne derseniz deyin, bir başka alemin üzerini örtüyorlarmış; ve buradan izlenen faaliyetler aslında o alemdeki faaliyetlerin yansımalarıymış.

Gönül ve kalp ise o gerçek alemin penceresi imiş. Öyle bir pencere ki, Rabbim demiş: Ben, kainata, yere göğe sığmadım, fakat müminin kalbine sığdım.

Mevlana demiş ki: 

Kalp deniz, dil kıyıdır,
Denizde ne varsa kıyıya o vurur.


Yunus da demiş:

Yunus öldü diye salâ verirler,
Ölen hayvan imiş âşıklar ölmez...


E.T.
------