Marmara Üniversitesi
Gemi ile seyahat çok ilginç, insana şehir hayatının unutturduğu birçok şeyi hatırlatıyor. Özel bir firmanın satın aldığı Samsun gemisi, bu yaz İstanbul-İzmir arasında gidip gelmeye başladı.
Samsun gemisi Sarayburnu'na yaklaşıyor
Seyahat
İstanbul-İzmir arasındaki yolculuk 19 saat sürüyor. İkindiye doğru yola çıkıp öğleye doğru diğer limana varıyor. Gemide 160 kadar kamara, restoran, kafeterya, yüzme havuzu bulunuyor. Kamara istemeyen yolcular için pulman koltuk salonları var. Fakat yolcular için bir büfe düşünülmemiş. Su, mendil gibi ihtiyaçları önceden düşünüp yanınızda getirmeniz iyi olur. Elinizde bir de dürbün varsa, yolculuğun tam keyfini çıkarabilirsiniz. Bir harita ve pusula da yolu takip etmek için gerekli.
Güverte planı
Günbatımı
Güneşin batışı denizde de çok güzel. Çoğu zaman uzaktaki bir bulutun ardında kayboluyor. Hiç bulutsuz bazı ender günlerde ise, güneş denizin içine "batıyor." Dümdüz mavi bir ufukta alçalan kırmızı bir disk suyun içine giriyor.
Denizde Gece
Uzun deniz yolculuğu yaptıysanız gecenin dehşetini bilirsiniz. Denizin gecesi asla karanınki gibi değil. Güneş battıktan sonra batı ufku bir saat boyunca renkten renge giriyor. Yeşil hariç, bütün renklerin pastel tonları sırayla görünüyor. Sonuna doğru deniz tamamen kararmışken ufukta hafif beyazlık kalıyor. Bu arada yıldızlar görünmeye başlıyor. Gece bütün ağırlığı ile üstümüze çöküyor.
Gecenin apayrı bir güzelliği var elbette. Mehtaplı zamanlarda, ayışığı gecenin dehşetini biraz azaltıyor. Aysız ve bulutsuz bir gecede belki samanyolu da görünüyor. Burçlar, kayan yıldızlar hep gecenin süsü oluyor.
Geminin arkasına geçince, pervanelerin suda çıkardığı ses duyuluyor. Deniz ise tümüyle karanlık, kendini göstermiyor. İşte o zaman denizde gecenin dehşetini hissediyorsunuz.
Özellikle Çanakkale boğazından geçerken, uzaktaki gemilerin ışıklarını seyretmek çok hoş. Asırlardır yerleşmiş denizcilik kurallarına göre, büyük gemiler iki direkte birer beyaz ışık ile iki yanda birer renkli ışık taşımak zorunda. Geminin sağı olan sancak tarafında yeşil, iskele tarafında kırmızı renkli ışıklar var. Böylece, çok uzaktaki gemilerin bile hangi yöne gittiğini hemen anlıyorsunuz: Yeşil görüyorsanız diğer gemi sağa gidiyor, kırmızı görüyorsanız sola.
Kırmızı ve yeşil ışıklarlarla birlikte iki beyaz ışığı da görüyorsanız tehlike var: Diğer gemi tam üstünüze geliyor. Bu durumda ya iki gemi de dümeni sağa kırarak birbirlerinin sağından geçiyor, ya da soldaki sağdakine yol veriyor.
Sabah
Gecenin sonu yaklaşınca, akşamki renkler dizisi doğu ufkunda tersinden gözleniyor. Önce bir çizgi gibi fecrin beyazlığı çıkıyor. Sonra renkler görünüyor ve yıldızlar siliniyor. Aydınlık etrafı kapladıkça karanlık yok oluyor.
Birden güneş kendini gösteriyor, parlak bir nokta. Sonra yükselen kızıl disk, yorulmadan, bıkmadan bizi ısıtıp aydınlatmayı sürdürüyor.
Geceler sonsuza kadar sürmüyor.
Gemimiz İzmir Alsancak limanında